Disney Plus, Türkiye’ye hoş geldin.
Kaçış dizisini yaklaşık olarak 15 dakika izleyebildim ve bilgisayarımı açıp, aklımdakileri buraya not edeyim dedim. Öncelikle ilk 15 dakika bir prodüksiyonun kalitesini en iyi anlayabileceğimiz en önemli 15 dakikadır. Senaristin kalemini, görüntü yönetmeninin bakış açısını ve yönetmenin yaklaşımını da anlarız.
Yağız Alp Akaydın başarılı çalışmaları yönetmiş, kendini ispat etmiş bir yönetmen. Kendini bu kadar ispat etmiş birinin çekim sırasında “Biz ne çekiyoruz, kim yazdı bu senaryoyu” dedi mi acaba?
- Teröristler birinin kafasını keser
- Londraya gelir, barda anlamsız bir diyalog geçer
- İstanbul’a gelir havaalınında anlamsız bir diyalog
- Şanlıurfa’ya gelinir ve teröristler yoldadır
Ne Yapmaya Çalışıldı?
Türkiye’de terör var ve yolda veya boş bir alanda yürünemez mi denmek istendi? Konu akış o kadar hızlı ki İstanbul’dan Urfa’ya oradan teröristlerle yan yana.
Sen bir dizisin. Acelen yok. Londra’da başlasın, kaliteli bir İstanbul’da boğaz havası, martılarla keyifli bir yolculuk, İstanbul’dayken izleyici mutlu olsun. 1 tane Türkiye var, Disney Plus’a dizi çekiyorsun göster işte Türkiye’den “Orada olmalıyım” sahnesi. Yok mu bir adam gibi görüntü yönetmenin İstanbul’u yaşat. Yaşadığı ülkeye değer katmayan bir yapım benim gözümde sıfırdır. Bu yapım Amerikan’da olsa Fransız’da olsa İngiliz’de olsa aynıdır. İnsanlar hem yaşadığı çevreye, hem insanlığa değer katmalıdır.
İstanbul’da havaalanından nereye gidecekler derken teröristlerin yol kesmesi.
Şunu Unutmayın
Karakter tanıtılır. Yani; bir kişi başından önemli bir konu geçecek ve konu dizi veya film olacaksa onun karakter kümesi, yetenek ve dezavantajları izleyiciye net olarak aktarılır. İzleyici elindeki kumaşı net bir şekilde öğrenmiş olur. Hoşgeldin 2022. Yeni film akımları ile Kaçış ekibinin tanışma zamanı gelmiş.
Tekrar izlemek için niyetlenir ve fikrimde değişiklik olursa eleştirierimi de güncelleyeceğim.
Add comment